Geziler

Tayland-Vietnam Gezisi: Bölüm 5 – Müslüman Koh Yao adası

28.7.2017 sabahı Phuket’ten adalar dolmuşu hızlı bir tekneyle ayrıldık. Ada ada dolaşarak Koh Yao adasına vardık. Fakat deniz çok dalgalı olduğundan tekne limana yanaşamadı. Adanın arka tarafındaki limana yanaştı. Rehberimiz ada hakkında ön bilgiler verdi. Nüfusu sekiz bin kadarmış. Nüfusun %90’nı Müslümanmış. Adanın doğası harika! Ada bir uçtan bir uca Hindistan cevizi, muz, kauçuk, ananas bahçeleriyle kaplı. Adanın en uzun mesafesi 20 km. Yolun iki tarafı yerleşim yeri. Limandan otele arabayla giderken iki tane cami gördüm.

Resim: Koh Yao adasında bir cami

Otele yerleştikten sonra, Şafak ile Rehberimize “Siz biraz dinlenin. Ben etrafı bir kolaçan edip geleyim!” dedim. Başı örtülü bir satıcı Müslüman kadına selam verdim. Selamımı aldı. İngilizce olarak “Ben camiye gideceğim!” dedim. Anlamadı. Kocasını çağırdı. Selamlaştık. İsteğimi söyledim. Hemen bir motorsiklet çağırdı. “Bu adamı camiye götür!” dedi. “Kaç para vereceğim?” diye sordum. “Para istemez!” cevabını verdi.

Resim: Koh Yao adasında bir caminin içi. Perdenin arkası kadınlar bölümü.
Resim: Koh Yao adasındaki müslüman mezarlığı

İki camiyi gezip gördüm. Tek katlı, düz çatılı, 200-300 kişilik salon. Bir perdeyle kadın erkek bölümü ayrılmış. Camiye burada mescit diyorlar. Mescitin tabanı çıplak mermer. Ortada tek bir seccade ve ayaklı bir mikrofon! Mimberin kenarında 5-6 tane seccade. İki tahta dolap ve raflarda Suudi Arabistan baskısı Kur’an’lar. Mescidin kenarında bir mezarlık. Mezarlar toprak yığını halinde. Mezar taşı yerine iki tahta dikilmiş. Diğer camiye gittim. Aynı düzen. İmamla konuşacaktım. Bulamadım. Motorsikletle geri otele döndüm. Sürücü gariban biriydi. Bir miktar para verdim. Almak istemedi. Israrla verdim.

Resim: Koh Yao’da sahil.
Resim: Koh Yao’da günlüğümü yazarken.

Öğleden sonra bir motorsiklet kiraladık. Üçümüz kasksız bindik. Sürücümüz Şafak. Giderken altı tane mescit saydım. Biri de inşaat halindeydi. Sekiz bin nüfuslu bir adada 7 mescit. Mescitlerin renkleri farklı farklı. Nedenini anlayamadım.

Koh Yao’da çok yağmur yağdığı için evlerin alt katları açık. İkinci kat direkler üstünde duruyor. Alt kat genellikle eşyaları yağmurdan korumak için kullanılıyor.

Resim: Koh Yao’da tipik evlerden biri

Koh Yao’nun çok uzun, bembeyaz ince kumlu plajları var. Okyanusun çekilme zamanı. Deniz, kum, ağaçlar, bulutlar birbirini kucaklıyor burada. Çekilen suların dalgalı kumlarına yürümenin zevki tarifsiz! Çin’den, Avrupa’dan, Amerika’dan insanlar bu güzellikleri yaşamaya gelmişler. Gruplar halinde kumsalda resim çektiriyorlar. Adanın yerlileri ise ya denize girmiyor ya da sugeçirmez özel dokumadan yapılmış elbiselerle giriyorlar. Adada durgun bir hayat var. Turist az.

Resim: Koh Yao’da ısssız bir sahil.

Biz limana yakın bungalo evlerde kaldık. Manzara harika! Şafak kumsal kenarındaki yüksek bir ağaca çıktı. Yüksekten resimler çekti. Geç vakte kadar okyanusun dalgalarının sesini dinleyerek ve yıldızları seyrederek geçirdik.

Koh Yao’daki tüm Müslüman kadınlar kapalı. Dilleri ve milliyetleri aynı olan Taylar Müslüman ve Budist olarak kesin çizgilerle birbirlerinden ayrılmışlar. Birbirlerinden kız alıp vermek, birlikte ortak bir yaşam kurmak çok nadir. 15-20 yıl öncesinde ayrım bu kadar değilmiş. Son zamanlarda Müslümanlar ile Budistler yaşam tarzları, giyimi kuşamı, gelenek göreneği ayrı olan paralel iki toplum olarak yaşıyorlarmış. Ayrım yumuşayacağına giderek daha da belirginleşiyormuş.

Resim: Koh Yao’da cocuklarla beraber