“16 Ağustos çağrısı: Tüm özgürlük dostlarına!” başlıklı çağrı yayınlandı.
Penşir Vadisinde kadınlar da Şeriatçı Taliban’a karşı silahlı direnişe başladılar.
Penşir Eyaletinde Tacikler, Özbekler ve Türkmenler yaşıyor.
Şeriatçı Taliban örgütünün teslim alamadığı tek eyalet olan Kabil’in kuzeyindeki Penşir’de Afganistan’ın ünlü kumandanı Ahmet Şah Mesud’un oğlu Ahmet Mesud, Penşir direniş güçlerinin başına geçerek, Taleban’a karşı “16 Ağustos çağrısı: Tüm özgürlük dostlarına!” başlıklı bir direniş çağrısı yaptı.
Ahmet Şah Mesud kimdir?
Ahmet Şah Mesud 1992 yılının Nisan ayında Afganistan Özbeklerin lideri Raşit Dostum ile anlaşarak Kabil’i ele geçirmişti. Ahmet Şah Mesud Afganistan Savunma Bakanlığı’na getirildi. Askerleri Kabil’in savunmasını üstlendi. Ancak birkaç kez el değiştiren Afgan hükümeti Hizb-İslami grubunun lideri Hikmetyar’la olan iktidar mücadelesi yüzünden Afganistan’da güvenli bir ortam sağlamada muvaffak olamadı. Kısa bir sürede Kabil tekrar savaş alanına döndü. 1994’te Afganistan’ın güneyindeki Kandahar’da ortaya çıkan Taliban örgütü, Kabil’e doğru ilerlerken en büyük direnişi Ahmet Şah Mesud gösterdi. Taliban yıllarca Kabil kapılarında kaldı. Taliban birlikleri silah kullanmadan arka arkaya vilayetleri ele geçirdi. Taliban yönetimine karşı olan gruplar 1998’de “Kuzey İttifakı” adı altında birleştiler ve Ahmet Şah Mesud’u lider olarak seçtiler. Bu kez çatışmalar ülkenin kuzeyinde yoğunlaşmaya başladı. Şah Mesud, yeniden Penşir Vadisi’ne çekildi.
Ahmet Şah Mesud, 9 Eylül 2001 tarihinde Takhar Vadisi’ndeki Hoca Bahauddin köyünde kendisiyle röportaj yapmak isteyen Belçika pasaportlu ve Fas asıllı iki kişinin intihar saldırısı sonucu hayatını kaybetti.
Bu cinayet sonrasında Ahmet Şah Mesud taraftarlarıyla Taliban arasında sürekli silahlı çatışmalar yaşandı. Taliban hiçbir zaman 80 km uzunluğundaki Penşir Vadisi’ne giremedi. Penşir, Talibana karşı direnişin merkezlerinden bir oldu.
Penşir Vadisi 16 Ağustos 2021 Kabil’i geçiren Afganistan İslam Emirliği’ne karşı direnişin merkezi haline geldi. Ahmet Şah Mesud’un oğlu Ahmet Mesut direnişin başına geçti.
Penşir’de Mesud’un önderliğinde, Tacik, Türkmenler ve Özbeklerden oluşan aralarında Peştun komutanların da bulunduğu 300 bin kişi mücadele ediyor. Taliban’a karşı olanlar Penşir Vadisinde toplanıyorlar. Penşir Vadisinde kadınlar da Taliban’a karşı silahlı direnişe başladılar.
Afganistan Devlet Başkan Yardımcısı Amrullah Saleh, Cumhurbaşkanı’nın kaçmasından sonra Penşir eyaletine geçti. Ahmet Mesud’la birlikte direnişi örgütlüyorlar. Amrullah Saleh, Cumhurbaşkanı ülkeyi terk ettiği için kendisini geçici devlet başkanı ilan etti.
Saleh Twitter hesabından “Afganistan İslam Cumhuriyeti Anayasası’nın açık hükmüne göre, Cumhurbaşkanının yokluğu, firar etmesi veya ölümü halinde, Birinci Başkan Yardımcısı Başkan vekili olacaktır. Ben ülke içindeyim ve yasal ve meşru olarak bu pozisyondan, bu başkanlıktan sorumluyum. Bu pozisyonu güçlendirmek için ülkenin tüm liderleriyle istişare ediyorum,” açıklaması yaptı.
16 Ağustos çağrısı: Tüm özgürlük dostlarına!
32 yaşındaki Ahmed Mesud, “16 Ağustos çağrısı: Tüm özgürlük dostlarına!” çağrıyı babasının yakın arkadaşı olan Fransız filozof Bernard Henry Levy üzerinden dünya medyasıyla paylaştı.
Mesud çağrısında şu ifadeleri kullandı:
“Ulusal kahraman ve Komutan Mesud’dan Afganların özgürlüğü için verdiği mücadeleyi miras aldım. Bu kavga artık benim, dönüşü yok. Silah arkadaşlarım ve ben, köleliği reddeden ve ölmekte olan ülkemizin son özgür bölgesi olan kalemiz Penşir’de bize katılmaya çağırdığım tüm özgür Afganlarla birlikte kanımızı vereceğiz.
“Sizinle konuşuyorum, tüm bölgelerden ve tüm kabilelerden Afganlar ve sizi bize katılmaya davet ediyorum. Size sesleniyorum, sınırlarımızın ötesinde, kalbinde Afganistan olan Afganlar ve burada, yine bulunduğum Penşir’de umudunu kaybetmemiş yurttaşlarım olduğunu söylemek istiyorum.
Fransa’da, Avrupa’da, Amerika’da, Arap dünyasında, başka yerlerde, geçmişte Sovyetlere karşı, yirmi yıl önce Taliban’a karşı özgürlük mücadelemizde bize çok yardımcı olmuş olan hepinize sesleniyorum: Siz sevgili özgürlük dostları, geçmişte olduğu gibi yine bize yardım eder misiniz? Bazılarının ihanetine rağmen size olan güvenimiz büyük. Biz Afganlar 1940 yılındaki Avrupa’nın durumundayız.
“Penşir dışında yaşanan büyük bir fiyaskodur. Tek başımıza kalakaldık. Ama asla boyun eğmeyeceğiz.
“Kabil savaşmadığı için biz Afganlar yenilmiş sayılmayız. Savaşçılarımız, yaşlı ve genç Mücahitlerimiz burada, Penşir’de yeniden silahlandılar. İster ruhen, ister doğrudan destek yoluyla bize katılın. Yanımızda olabildiğince çok özgürlüğün dostları olun. Afganistan tarihinde birlikte yeni bir sayfa yazacağız. Bu, ezilenlerin tiranlığa karşı ebedi direnişinde yeni bir sayfa olacak. Allah’ın izniyle üstesinden geleceğiz.”
AFGANİSTAN TALİBAN DEMEK DEĞİLDİR!
Bu çağrı ve direnişler Afganistan’ın sadece Taliban’dan, Şeriatçılardan ibaret olmadığını gösteriyor. Afganistan sözün bittiği değil, başladığı bir yerde bulunuyor şimdi. Talibana karşı mücadelenin başarısı dünyamızın başarısı olacaktır. Özgürlük mücadelesinden umut kesilmez.
Bochum, 21.8.2021, Kemal Yalçın
Kaynaklar:
Karar.com
Bianet internet gazetesi
Arzu Çakır, Amerika’nın Sesi
Ayşe Mine Alioğlu, Yeni Şafak, 20 Ağustos 2021
Rudaw Haber Merkezi