EdebiyatŞiirler

MÜBADELE ŞİİRİ 30 Ocak 1923-2023

MÜBADELE, MÜBADİLLER, “MACURLAR”

MERHABA ANADOLU!

KALİMERA YUNANİSTAN!

100 YILLIK HASRET,

UNUTULMAYAN TOPRAKLAR!

 

Sevgili, Değerli, Kederli,

Vefalı, Temiz Yürekli

Mübadil Kardeşlerim!

 

Grebenalılar, Kaylarlılar, Vardarlılar,

Selanikliler, Kavalalılar, Yeniceliler,

Giritliler, Larisalılar, Kozanililer

Yunanistan, Makedonya, Rumeli’den

Türkiye’ye gelen Müslüman kardeşlerim!

 

MERHABA, KALİMERA!

Trabzonlular, Giresunlular, Samsunlular,

Amasyalılar, Kayserililer, Niğdeliler

İzmirliler, Aydınlılar, Denizliler, Honazlılar,

Ispartalılar, Burdurlular, Uşaklılar

Anadolu’dan Yunanistan’a zorla gönderilen

Ortodoks Rum Kardeşlerim!

 

MERHABA KARAMANLI KARDEŞLERİM!

KALİMERA GREBENALI KARDEŞLERİM!

Sizin acılarınız benim de acılarımdır!

Sizin mutluluğunuz benim de mutluluğumdur!

Bir değil, bin değil, milyonlarcasınız

Ege’nin iki yakasında.

Dillerimiz ayrı,

Dinlerimiz ayrı,

Acılarımız, hatıralarımız ortaktır.

 

MÜBADİL KARDEŞLERİM!

Ben Honazlıyım.

“Mübadeleden, Mübadillerden” önce

“Honazlı Macurları” tanıdım,

Bahçe komşularımız Macurdu.

İlkokul arkadaşlarım Macurdu.

Macur Mevlit Dayı,

Macur Fatma Abla

Hacı Dayı,

Macur Muharrem,

Murtaza Acar,

Bakkal Macur Mustafa,

Kamyoncu Macur İbaram…

Refet Özkan, Tahsin Özkan, Muhittin Yavuz

Ben sizlerden öğrendim mübadelenin ne olduğunu!

Ben sizlerden öğrendim Grebena hasretini.

 

Bizim oralar “poli gala!”

“Grebena gala,””

“Vraşno poli gala!” derdiniz

“Bizim oralar,”

“Bizim oralar,”

“Ah bizim Grebenamız!”

“Ah bizim Selanik’imiz!”

Diye diye ölüp gittiniz!

Gözleriniz arkada kaldı.

1994 yılında Honazlı Rum komşularımızı

Aramak için Yunanistan’a gitmiştim.

Minoğlu’nun kızlarının çeyizlerini götürmüştüm yanımda.

Honazlıları ararken

Anadolu’nun evlatlarını buldum Yunanistan’da.

 

Sinop Ayancılı Baba Yorgo

Son sözünü söylemişti Platamona’da:

“TEK MEYVEYLE BAHÇE OLMAZ!”

Demişti bahçesindeki meyveleri, çiçekleri göstererek!

 

Çirkencililer, selam söylemişlerdi yeni Şirince’ye

Çirkinceli Angela Katrini,

“Ben aşağı Kilise’de vaftiz olmuştum,

Gidersen ‘Angela seni unutmamış,’ de,

Öp benim için kilisemizin duvarlarını,” demişti.

 

Burdurlu Tanasis Bakırcıoğlu

Müzeleşmiş Veria Camisinin gölgesinde,

“Bu dünyada ölüm değil zulüm var,”

diye silmişti gözyaşlarını.

 

Amasyalı Yordanis Orfanidis

Grebena vilayeti Mirsina köyünde anlatmıştı

Amasya’dan Beyrut’a 18 ayda nasıl ulaştıklarını.

 

Kayserili Vasili Karabaş:

“Ben Kayserili Karabaş doğdum,

Kayserili Karabaş olarak öleceğim!” demişti

Grebena’nın Vatalokos köyünde.

Anadolulu Rum kardeşlerim

Son sözleriniz çınlıyor kulaklarımda.

Hepiniz hasretler içinde ölüp gittiniz.

“Ah bizim Kayserimiz!”

“Ah bizim Trabzonumuz!

“Ah bizim İzmirimiz!”

“Ah bizim Çirkincemiz”‘.

“Ah bizim Honazımız!”

diye diye ölüp gittiniz.

Gözleriniz arkanızda kaldı!

Artık yazdığım

EMANET ÇEYİZ

Romanımın sayfalarında yaşıyor hatıralarınız.

 

Yunanistan’dan, Rumeli’den, Makedonya’dan,

Girit’ten, Ege adalarından gelen Müslüman kardeşlerim!

Türkler, Karamanlılar, Boşnaklar, Pomaklar, Patriyotlar!

SEVGİLİ MÜBADİL KARDEŞLERİM!

 

Sizlerin hatıralarını, yaşadıklarını,

Başlarınıza gelenleri araştırmaya,

Sizlerle konuşmaya

1995 yılında başlamıştım.

Ayvalık Cunda adasından

Rize’ye kadar sizleri aramıştım.

Bana hatıralarınızı, sırlarınızı,

Acılarınızı, hasretlerinizi, kalbinizi, yüreklerinizi açmıştınız.

 

Giritli İsmet Altay,

Kavalalı Şirince Muhtarı Nejat Atam,

Kastrolu Mustafa Akan, Murtaza Acar,

Vraşnolu Tahsin Özkan, Hilmi Yavuz, Sabiha Yavuz,

Kaylarlı İbrahim İşler,

Kayalar Kozlu Köyünden Salih Tilki,

Kayalar Köse Köyünden Havva Aykan

Daha kimler, kimler…

Sözleriniz kulaklarımda çınlıyor hâlâ.

 

Vraşnolu Sabiha Teyze

“Bre Kemal!

Vraşno’da bizim evimiz vardı,

Evimizin pencereleri vardı,

Pencerelerimizde çiçeklerimiz vardı.

Söyle evimizde kalanlara

Sulasınlar kurutmasınlar çiçeklerimizi!”

Demişti.

Murtaza Acar,

Hep Rumca türküler söylerdi.

“Samyoti Samyotisa”

Türküsünü söylerken ağlar,

Türkçeye çevirirken gülümserdi:

“Sisamlı kız, Sisamlı kız

Ne zaman gideceksin Sisam’a?

Güller dökeceğim kumsala!”

 

Hiçbiriniz yaşamıyorsunuz artık!

27 yıl önce bana anlattıklarınız,

Vasiyetleriniz, hasretleriniz,

EMANET ÇEYİZ

Romanımın sayfalarında

Okunuyor artık.

 

TOPRAK ÇEKER İNSANI!

İNSAN YEŞİL BİR ÇİMEN GİBİDİR.

NEREDE BİR AVUÇ HUZUR,

NEREDE BİR DAMLA SEVGİ BULSA

YEŞERİR YENİDEN!

MÜBADELE,

MÜBADİLLER,

“MACURLAR”

100 YILLIK HASRET

100 YILLIK UNUTULMAYAN TOPRAKLAR!

MERHABA ANADOLU!

KALİMERA YUNANİSTAN!

 

Bochum, 30 Ocak 2023, Kemal Yalçın