**************************************************************
JALE DEMİRTAŞ
RUHUM ÖZGÜR, BEDENİM TUTSAK
İMZA VE SÖYLEŞİ GÜNÜ
Sunuş konuşmamı aynen yayınlıyorum.
************************************************************
Sevgili Jale Demirtaş,
Sayın İlhami Arslan,
İbrahim Ethem Erbil Bakım ve Rehabilitasyon Aile Danışma Merkezi Müdürü Sayın Selim Sönmez,
Sevgili İbrahim Aşçı,
Sayın Ülker Akkaya,
Jale Demirtaş’ın Sevgili Annesi Cennet Demirtaş, kardeşleri Bilge Demirtaş, Celal Demritaş ve Amcası Ramazan Demirtaş,
Sevgili Dostlar,
Sizleri Ruhum Özgür Bedenim Tutsak kitabının yayın yönetmeni ve Avrupa Türkiyeli Yazarlar Başkanı olarak saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Hoş geldiniz!
Ruhum Özgür Bedenim Tutsak kitabının ilk tanıtım toplantısı ve imza günü burada Uluborlu’da yapılıyor. Bu toplantının düzenlenmesinde emeği geçenlere çok teşekkür ederim.
Sevgili Dostlarım,
Hayatta irademiz dışında gelişmeler ve değişiklikler de oluyor. İnsan ne oldum dememeli ne olacağım, demeli.
Jale Demirtaş Ruhum Özgür Bedenim Tutsak kitabında MS hastalığına yakalanmasını ve 26 yıllık MS’li yaşamının akışını anlatmaktadır.
Jale Demirtaş 1976 yılında Isparta’da doğdu, Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’ni 1999 yılında bitirdi. Hastalık belirtileri 1995’te başladı. 1996’da MS hastası olduğu kesinleşti. İki yıl kadar diş hekimi olarak çalıştı.
Jale Demirtaş, “MS hastalığı demek, mücadele demektir,” düşüncesiyle hastalığın her aşamasında yaşama gücünü ve yaşama umudunu canlı tuttu.
MS hastalığının her aşamasında hayata tutundu, kendine uygun işler buldu, çevresindeki sağlıklı insanlara ve MS’li hastalara yardımcı olmaya çalıştı, MS hastalığına teslim olmadı.
Sevgili Arkadaşlar,
Yazmak insanın kendisini canlı tutması demektir.
Söz uçar yazı kalır.
Yazmak insanın yalnızlığını kendisiyle paylaşmasıdır.
Yazmak insana yaşama gücü verir.
Yazmak insan mutluluğunu artıran yaratıcı ve sağlıklı iştir.
Jale Demirtaş eli kalem tutarken sürekli yazdı. Düşüncelerini, düşlerini, yaşam deneyimlerini, arzularını, kederlerini, mutluluklarını, gönlünden geçenleri hep yazdı.
Dostlarıyla mektuplaştı. Bu kitapta Jale’nin yazıları yer almaktadır.
Jale eli kalem tutamaz duruma gelince sesini kaydetmeye başladı. Mektup yazdığı arkadaşlarına, dostlarına, yakınlarına telefonla sesini ulaştırmaya başladı.
Bu kitabın içinde Jale ile yapılmış söyleşilerin, telefon konuşmalarının yazıya dökülmüş biçimleri de vardır.
Hayat sadece yazmakla, konuşmakla geçemez. Jale de yazmaktan, konuşmaktan, tedavilerden artan zamanlarında resim yapmış, örgü örmüş, beyin ile kaslar arasındaki mekanizmaları canlı tutmaya çalışmıştır.
İnsan çevresiyle birlikte vardır. Jale’nin ailesi, kardeşleri, arkadaşları, dostları, tanıdıkları onu yalnız bırakmadılar, Jale hakkındaki düşüncelerini, duygularını kaleme aldılar.
Bu yazıları da Ruhum Özgür Bedenim Tutsak kitabına koyduk.
Sevgili Davetliler
İnsanı insan yapan varlık şartlarından biri vefadır. Vefa duygusu ve vefalı davranış mutluluğumuzu, umudumuzu artırır.
Jale kendini var eden topluma ve insanlara karşı daima vefalı davrandı. Çevresine yardımcı olmaya, yalnız insanların yalnızlıklarını paylaşmaya çalıştı.
Jale Demirtaş’ın arkadaşları, dostları, çevresindeki insanlar da Jale’ye karşı vefalı davrandılar. Ruhum Özgür Benim Tutsak vefanın somutlanmış bir ifadesidir.
Bu kitabın Yayın Sorumluluğunu Mustafa Özdemir üstlendi. Kendisine saygı, sevgi ve teşekkürlerimi sunarım.
Yazıların derlenmesinde, Jale’nin konuşmalarının yazıya dökülmesinde ve düzeltmelerde Jale’yi görmemiş olan Yazı Kurulu Üyeleri gönüllü çalıştı.
Jale’nin hayata dört elle sarılması, yaşama gücünü canlı tutması Yazı Kurulu Üyelerine de heyecan verdi. Yazı Kurulu Üyelerine ve tüm emeği geçenlere çok teşekkür ederim.
Kitabın düzeltmelerini Erdem Seçmen gönüllü yaptı. Erdem Seçmen’e çok teşekkür ederim.
Jale Demirtaş’ı her zaman ve her şart altında destekleyen, Jale’nin dertlerine derman arayan, Jale’ye umut veren annesine, babasına, kardeşlerine ve tüm ailesine saygı, sevgi ve teşekkürlerimi sunarım.
Kitabın kapak tasarımını Grafikçi Ali Küçük gönüllü yaptı. Kendisine teşekkürlerimi sunarım. Jale’nin kitabını titiz bir şekilde basan Anadolu Ofset’e ve okuyucuya ulaştıran Yeni Anadolu Yayınevi’ne teşekkürü borç bilirim.
Can Yücel bir şiirinde şöyle diyor;
Hayat denilen üç gündür
Dün geldi geçti
Yarın meçhuldür.
O halde hayat bir gündür.
O da bugündür.
İnsan her günün hakkını vererek yaşamalı. Sevmeyi, sevilmeyi, mutlulukları belirsiz yarınlara ertelememeli.
Sevgili Dostlar,
Zaman insana uymaz, insan zamana uymalı. Hayat şakaya gelmez!
Biz hayata, hayat bize karşı sorumludur. Hayat insandan her şeye rağmen umutlu ve onurlu yaşamayı ister.
Jale Demirtaş’ın hayat felsefesi bu gerçeklere uygundur. Jale her zaman ve her şart altında hayata sarıldı, yaşama gücünü canlı tutmaya çalıştı ve çalışmaya devam ediyor.
Bu kitap Jale’nin hayat felsefesinin somut bir ifadesidir.
Jale Demirtaş, “Ola ki benim hayatım birilerine umut olur. Bu kitabı okuyunca hayatı ve kendinizi daha çok sevecek, dünyaya umutla bakabileceksiniz,” diyor.
Ben de bu kitabın Yayın Yönetmeni olarak aynı düşüncedeyim. Jale’nin hayatı birilerine umut olacaktır. Bu kitabı okuyanlar hayatı ve kendilerini daha çok sevecek, dünyaya umutla bakabileceklerdir.
Sevgili Jale Demirtaş, bu kitabı yazdığın, yayımına izin verdiğin için sana çok teşekkür ediyor, MS’li hayatında sana mutluluklar diliyorum.
Bu dünya seninle birlikte daha güzel!
İyi ki varsın!
Sevgili Arkadaşlar,
İlginize, sevginize, vefalı davranışınıza çok teşekkür ederim.
İyi ki varsınız!
İyi ki varız!
Yayın Yönetmeni Kemal Yalçın
Uluborlu, 23 Haziran 2022