230 000 kadar Êzîdi’nin yaşadığı Federal Almanya Cumhuriyeti’nde Êzîdi Soykımı, Almanya Êzîdi Merkez Konseyi – Zentralrat der Êzîden in Deutschland (ZÊD) tarafından bu yıl Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Başkenti Düsseldorf’ta 2 Ağustos 2020 tarihinde törenle anıldı.
Soykırımı Anma Töreni’ne Türkiye Cumhuriyeti’ni temsilen Düsseldorf Başkonsolosu Ayşegül Gökçen, CDU’yu temsilen Federal Parlamento CDU Partisi Milletvekili Sylvia Pantel, NRW Eyalet Hükümeti Başbakanı’nı temsilen Dr. Joachim Stamp, Düsseldorf Belediye Başkanı Thomas Geisel, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Çocuk, Aile, Mülteciler ve Uyum Bakanlığı, Uyum Dairesi Müdürü Aslı Sevindim, Sosyal Demokrat Parti (SPD) Eş Başkanı Saskia Esken, kiliselerin, Müslümanların, Alevilerin, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Kakai dini temsilcileri ve 140 kadar davetli katıldı. Ben de Onur Konuğu olarak davet edilmiştim.
Soykırımı Anma Töreni Êzîdi din görevlileri Qewlbej’lerin yaptığı ayinle başladı. Selamlama konuşmasını Protestan Kilisesi temsilcisi Heinrich Fucks yaptı.
Almanya Êzîdi Merkez Konseyi Başkanı Dr. İrfan Ortaç yaptığı konuşmada Êzîdi Soykırımı hakkında önemli bilgiler verdi.
Irak’ın Şengal Bölgesinde yaşayan 450.000 kadar Êzîdi halkı 3 Ağustos 2014 günü o zamanki adıyla “Irak Şam İslam Devleti” (İŞİD), günümüzdeki adıyla “İslam Devleti” mensubu olan şeriatçı, ümmetçi, hilafetçi, İslamcı barbarlar tarafından soykırıma uğradı.
İŞİD teröristleri çoğu erkek 7800’den fazla Êzîdiyi barbarca öldürdü, 5000 kadar Êzîdi çocuk ve kadını kaçırdı. Musul ve Irak’ın diğer bölgelerinde yaşayan Êzîdiler de İŞİD’in saldırısına uğradı. Irak vatandaşı olan toplam 600 000 kadar Êzîdi yaşadıkları yerleri, köyleri terk etmek zorunda kaldı.
Büyük bir kısmı Türkiye’ye doğru, diğerleri de İran sınırına doğru kaçmak zorunda kaldılar. Halen 250 000 kadar Êzîdi Birleşmiş Milletler koruması altındaki kamplarda çok zor şartlarda yaşamaktadır. Aradan altı yıl geçmiş olmasına rağmen, İŞİD tarafından kaçırılan 719’u çocuk toplam 2600 kadar kadının akıbeti bilinmiyor.
İŞİD İslamcı teröristleri kaçırdıkları Êzîdi kadınlarını Irak, Suriye, Türkiye, Libya, Arabistan gibi İslam ülkelerinde gizli açık satmaktadır. Êzîdi kadın ve çocukları zorla Müslümanlaştırılmakta, köle olarak çalıştırılmaktadır.
ZÊD Başkanı Dr. Ortaç, Düsseldorf’taki Johannes Kilisesi’nde düzenlenen anma törenindeki konuşmasında izlerini sürdükleri kayıplarını zaman zaman Türkiye, Irak, Suriye ve diğer Orta Doğu ülkelerinde bulduklarını, kurtarmaya çabaladıklarını, ancak başarı sağlayamadıklarını, bu amaçla iki kez Ankara’da da temaslarda bulunduğunu, ancak sonuç elde edilmediğini söyledi.
ZÊD Başkanı Dr. Ortaç, Almanya da dahil dünyanın pek çok ülkesinden İŞİD’e gidenlerin Êzîdi Soykırımı’na katıldığını, bu katilleri şimdiye kadar hiçbir devletin sistematik biçimde yakalayıp, sorgulayıp, yargılamadığını, soykırımı aydınlatmaya çabalamadığını belirterek eleştirdi. Ortaç, Êzîdi halkının kayıp yakınlarını, kemiklerinin tesadüfen buldukları toplu mezarlarda aradığını ve bunun büyük acı verdiğini açıkladı.
Dr. İrfan Ortaç konuşmasında kamplarda yaşayan Êzîdilerin Şengal’deki köylerine dönmek istediklerini, geri dönüşlerin Irak hükümeti ve Kürdistan yönetimi tarafından engellendiğini, buna rağmen 2020 Mayıs ayından günümüze kadar, son üç ayda 2154 Êzîdi ailenin köylerine döndüğünü ve halen Şengal Bölgesinde 60 000 kadar Êzîdi’nin dağlarda ve çadırlarda yaşadığını bildirdi.
Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Çocuk, Aile, Mülteciler ve Uyum Bakanlığı Uyum Dairesi Müdürü Aslı Sevindim de Almanya Êzîdiler Merkez Konseyi’nin çabalarını yakından izlediklerini, adalet talebine ve barış çabalarına büyük saygı duyduklarını ifade etti. Aslı Sevindim “Acıların sözcüklerle ifade edilemeyecek kadar büyük olduğunu, yaşanan bu acıları unutmamak için mutlaka dile getirmek gerektiğini,” vurguladı ve sözlerine şöyle devam etti:
“İŞİD barbarlarından korkan binlerce insan Sincar Dağına doğru kaçmak zorunda kaldı. Sayısız çocuk ve bebek açlık ve susuzluktan canlarını verdiler. Êzîdi kadın ve kızları İŞİD Teröristleri tarafından kaçırıldı, köleleştirildi. Daha fazlasını anlatmaya dilim varmıyor. Ezidilerin ölüm ile hayat arasında kaldıkları en zor günlerde Sincar Bölgesine yetişen Suriyeli Kürt Silahlı Güçleri Êzîdilere yardımcı oldular, birçoklarını ölümden kurtardılar ve uluslararası yardım gelinceye kadar hayatta kalanların dağlarda güvenliğini sağladılar.”
Aslı Sevindim, “3 Ağustos hepimiz için bir yas günüdür. Êzîdilerin çektiği acı ve haksızlıklar karşısında derin üzüntüyle eğiliyorum,” diye konuştu. Sevindim konuşmasını “Bugün bir anma günüdür ama aynı zamanda hayatta kalma ve sorumluluk alma günüdür. Yaşananların unutulmaması için hatırlatma sorumluluğunu üstlenme günüdür. Barış, sorumluluk ve dayanışma!” sözleriyle bitirdi.
Düsseldorf Belediye Başkanı Thomas Geisel de konuşmasında İslami teröristlerin yaptığı barbarlığı lanetledi ve fanatizmin barbarlığın tohumunu ektiğini, bu nedenle fanatizme karşı mücadele ettiklerini, Düsseldorf’un çok dilli, çok dinli, çok kültürlü bir barış şehri olduğunu ve Êzîdilere kucak açtıklarını söyledi.
Soykırımı Anma Töreni, Qewlbej’lerin dualarıyla soykırım kurbanları için mumlar yakılarak sona erdi.
Bochum, 4.8.2020, Kemal Yalçın